İstanbul'da son aylarda yağış miktarındaki azalma, şehrin barajlarında su seviyelerinin hızla düşmesine neden oldu. Barajlardaki doluluk oranlarının kritik seviyelere inmesiyle birlikte İstanbul, su krizine doğru ilerleyen ciddi bir kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Su kaynaklarındaki bu azalma, uzmanlar ve yetkililer tarafından dikkatle takip ediliyor ve halk su tasarrufu konusunda uyarılıyor.

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, şehrin ana barajlarında su doluluk oranı yüzde 30’un altına düştü. Özellikle Alibeyköy, Ömerli ve Terkos barajlarında su seviyeleri tehlikeli derecede azalırken, Melen Çayı gibi dış kaynaklardan su takviyesi yapılmasına rağmen mevcut su tüketimiyle bu kaynaklar yeterli olmayabilir. Sonbahar ve kış aylarında beklenen yağışların gerçekleşmemesi halinde şehir ciddi bir su sıkıntısıyla karşı karşıya kalabilir.

Uzmanlar, İstanbul’un artan nüfusu ve hızlı kentleşmesiyle birlikte su tüketiminin her geçen yıl arttığını belirtiyor. Bu durum, doğal su kaynakları üzerindeki baskıyı artırıyor. İSKİ yetkilileri, su tasarrufu konusunda vatandaşları bilinçlendirmek amacıyla kampanyalar başlatarak su tüketiminin azaltılmasını hedefliyor. Yetkililer, basit ama etkili yöntemlerle su tasarrufunun sağlanabileceğini belirterek, su kullanımında daha dikkatli olunması gerektiğinin altını çiziyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ise su yönetimi konusunda çeşitli projeler üzerinde çalışıyor. Arıtma tesislerinin kapasitesinin artırılması, yağmur suyu toplama sistemlerinin kurulması ve atık suların yeniden kullanılması gibi projelerle, su kaynaklarının verimli bir şekilde yönetilmesi planlanıyor. Ancak bu projelerin tam anlamıyla hayata geçmesi zaman alabilir.

Vatandaşlar, suyun bilinçli kullanılmasının her zamankinden daha önemli olduğunu fark etmeli. Duş süresini kısaltmak, diş fırçalarken musluğu kapatmak ve bahçe sulamalarını azaltmak gibi günlük alışkanlıklar, İstanbul'un su sorununa küçük ama önemli katkılar sağlayabilir.

Kuraklık tehlikesinin giderek arttığı bu dönemde, İstanbul’da su krizinin önüne geçmek için hem vatandaşlara hem de yetkililere büyük sorumluluklar düşüyor.